6 Şubat 2018 Salı

İnsan Kozaları

“insan kozaları,,

Bütün iklimlere; kentlere; İnançlara; siyasete ve hatta insana rağmen koza ol’ma halidir(!/?)
2011 yılında üretimine başladığım, 2012 yılında sergilenen “insan kozaları,, enstalasyonu insanlığın bütün sıfatlarından sıyrıldığı an’lara; bedenler; bedeller ve bellek adına hatırlama/hatırlatma halindedir.
Haydar Akdağ


Tapındığımız sıfatlarımız; ırklarımız, dillerimiz ve dinlerimiz… Tapındığımız cinsiyetlerimiz(!/?) Gelişen aklın kendine dert ettiği çağdaş tutkular; tutunmalar; olmazsa olmaz haller içinde çağdaş mitler…  Binlerce yıldır yüz yüze gelen insanlığın hala aşamadığı madde hali; dönüşemediği evrenselliği…

Tutku hali içinde tekrar eden düşünceler korkularımızdan mı yoksa bir başka açıdan konfor alanı sağladığı için mi sürmektedir. Sınırların olması güven mi veriyor insanlığa?
Nerde kalıyor ‘’aşk,, (!/?) 

Nerde başlıyor nerde bitiyor? Konuşamadığımız ne kaldı? Peki neden çözemedik? Yüksek sesle inşa edilen kıyametler medeniyetler kuruyor ve yıkıyor. Peki neden? Ulaşılamayan/Ulaşılmak istenen nedir?

12000 yıl önce Göbeklitepe’de “yüz yüze,, olma hali ve bugün Anadolu Aleviliğinde Cem ibadetinde “yüz yüze” olma arasında ki fark nedir? Ya da gelişmiş parlamenter demokrasilerde yuvarlak masanın simgesel dili neyi ifade eder? “yüz yüze,, ol’mak bir yüzleşmenin olmazsa olmazı mıdır(!/?)

Galeri Bu Galata’da sergilediğim ‘’insan kozaları,, enstalasyonuna bakarken belleğinizde ve öz benliğinizde çıkacağınız yolculukta; cinsiyetinizi, inancınızı, ırkınızı, dilinizi, ve terk edebilecekleriniz; kozanızdan çıkmaya ve “yüz yüze,, yanıtlarınızı vermeye yakın mısınız (!/?)
Haydar Akdağ


Haydar Akdağ
Haydar Akdağ

Haydar Akdağ
https://www.youtube.com/watch?v=K8gIvDhbnfA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder